Uzun süredir yazmayı düşündüğüm ama hep ertelediğim şu film yazıcıklarını yazmaya başlayayım dedim artık. :) Beceremedim yazmasını ama gidin izleyin!
Bir insan kendisi için yapmak istediği şeyleri ertelememeli, yapmalı ilk fırsatta! Ertelemek, fırsatlara sırtını dönmek gibi.. Eğer bir fırsat kaçarsa, arkasından koşsan bile yakalayamazmışsın, her şey üst üste gelirmiş bazen. Ve iğrenç bir yere dönüşürken buralar, sen dayanamazmışsın. Yaşayamazmışsın böyle bir dünyada, elinden geleni yapmış, karşı çıkmışsın ama takan olmamış. İnsanların o davranışlarına şaşırıp kalmış, sinirlenmişsin. Olan olmuş..
Çağan Irmak döktürmüş tam anlamıyla! Çok güzel hissettirmişler oradaki duyguyu, hem ağlattı hem güldürdü. Mesajınıda sağlam vermiş Çağan Irmak. Çocuklarda muhteşem iş çıkarmışlar, kodro mükemmel. Kostümler, müzik, çekimler harika. Adam yapmış yani!
Akılda Kalanlar (izlemediyseniz, okumayın tadı kaçmasın)
-Kardeşini denize attıkları sahne acayip duygusaldı, sanki benimde içimden bir parça koptu, cesetsiz bir mezar vardı bahçede bebekken denize atılan kız kardeşine aitmiş. İçim acıdı.
-Çetin Tekindor'a giydirdikleri gıcır takım elbiseler muhteşemdi.
-Şişeye yazıp koyduğu mektupların yerini bulması ve yanıt gelmesi, davet edilmeleri, çocuk gittiğinde kadının eski fotoğrafları vermesi, o sahne.. ah!
-"Metaforlar çıkın kafamdan"
-Çocuğun o kadar atarlanması, dedesinin gönlünü alması..
-İntihar etmesi..
Gidin izleyin, bu film daha çok anlatılmaz izlenir! ;D
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder